Uncategorized

Erkek spor ayakkabı modelleri

Erkekler çoğunlukla bayanlar kadar giyimine düşkün değildir. Bu yüzden de çok fazla alışveriş yapmazlar. Son yıllarda internet üzerinden alışverişin yaygınlaşması erkeklerin imdadına koşmuştur. Her türlü giyim eşyası, ev eşyaları, çeşitli aksesuarlar internet üzerinden satışa sunulmaktadır.

İnternet üzerinde en çok satılan ürünlerde biri de spor ayakkabıdır.Erkekler klasik giyim tarzının dışında günlük hayatta spor giyinmeyi sevdikleri için spor ayakkabı her erkeğin vazgeçilmezidir. Eskiden sadece spor yaparken giyilen ya da daha çok rahatına düşkün olanların tercih ettiği spor ayakkabılar modanın da etkisiyle artık her kıyafetin altına giyilebilmektedir. Klasik  kıyafetlerin bile altına giyilebilecek spor ayakkabı modelleri vardır. Erkek spor ayakkabı modelleri gün geçtikçe artmakta yeni modeller yeni renkler markalar tarafından tasarlanmaktadır.Erkekler içinde renkli giyimin moda olması ile birlikte spor ayakkabı modellerinde de çeşitli renkler kullanılmaya başlamıştır. Erkek spor ayakkabı modellerinde NİKE ve DOCKERS tercih edilen markalardandır. Nike’ın klasik modası geçmeyecek spor ayakkabı modelleri her sene erkeklerin en çok tercih ettiği ayakkabı modellerindendir. Eğer ayakkabınız hem marka olsun hem de çok fazla para ödemiyim diyorsanız internet üzerindeki alışveriş sitelerini bir incelemenizi tavsiye ederiz. Çoğu marka ayakkabılar internet üzerinden biraz daha uygun fiyata satışa sunulmaktadır. Mağazada 150 TL’ ye alacağınız bir ayakkabıyı internet üzerinde 120-130 TL arasında bulabilirsiniz. Gençlerin çoğunlukla kullandığı internet üzerindeki alışveriş sitelerinden biri olan markaysa marka sitesini çeşitli markaları satışa sunması sebebiyle bir gezebilirsiniz.

Spor ayakkabı alacaksanız tabanının ortapedik olmasına ya da çok fazla düz taban olmamasına dikkat ediniz.Aksi takdirde uzun süreli ayakta kalma durumlarınızda sizi bir hayli yorgun düşürecektir.

Standart
Haber

İslamofobi’ye karşı Türkiye dersi

Hakkı KURBAN / ANKARA

Batı giderek İslamofobi’ye teslim olurken, Türkiye farklı inanç gruplarına yönelik adımlarıyla adeta ders veriyor. Bugüne kadar bin 14 arazinin cemaat vakıflarına teslimini sağlayan hükümet, kiliselerden havralara kadar dini mekanları da restorasyona tabi tuttu. Başbakanlık, yürütülen kapsamlı çalışmaları raporlaştırdı. Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü’nün hazırladığı çalışmada, şu detaylar öne çıktı:

165 CEMAAT VAKFINA ÖZEL İLGİ

Türkiye’de hâlihazırda 165 cemaat vakfı faaliyetlerini sürdürüyor. 2008’de çıkarılan yeni Vakıflar Kanunu ile de çok sayıda taşınmaz cemaat vakıfları adına kaydedildi. Bugüne kadar cemaatlere iade edilen arazilerin sayısı bin 14’e ulaştı. Hâlihazırda 150 gayrimenkul iadesi için ise değerlendirme süreci devam ediyor. Farklı inanç gruplarına mensup cemaatler tarafından kullanılan ibadethanelerin restorasyonu işlemlerine hız verildi. Diyarbakır’daki Surp Giragos Kilisesi Ekim 2011’de ibadete açıldı. Kumkapı Meryemana Kilisesi ile Mektebi Vakfına ait VorvoksVorodman Kilisesi de restore edilip ibadete açıldı.

Onlar da onarılacak

Halen Ayvalık Cunda’daki Taksiyarhis (Ayanikola) Kilisesi, İstanbul Edirnekapı Aya Yorgi Kilisesi, Edirne Merkez Havra’da (Büyük Sinagog) onarım devam ediyor. Kilis Merkez Havra, Hatay Yayladağı Rum Ortadoks Kilisesi, İskenderun Arsuz Maryo Hanna Kilisesi ve Samandağ Yoğunoluk Köyü Ermeni Kilisesi’nin onarımı için de proje hazırlıyor.

5 yıldır ücretsiz dağıtılıyor

Farklı inanç gruplarına mensup kişilerin eğitim hakkının geliştirilmesi amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Ermenice ders kitapları hazırlanarak beş yıldır Ermeni okullarına ücretsiz dağıtılıyor. Basın İlan Kurumu da, 2011 yılından bu yana 6 azınlık gazetesinin ekonomik durumunu güçlendirmek için destek veriyor.

Standart
Haber

Hasan Şaş’tan Selçuk ve Hamzaoğlu açıklaması

Galatasaray’ın eski antrenörlerinden Hasan Şaş, sarı kırmızılı takımın kaptanı Selçuk İnan’ın performansının neden düştüğünü açıkladı. Eskişehirspor karşılaşmasının son bölümlerinde takımına galibiyeti getiren Selçuk’u yorumlayan Şaş, kritik ifadeler kullandı. Hamza Hamzaoğlu’nun saha içerisinde futbocuların yerlerini değiştirmesini eleştiren Şaş, “Hamza Hoca’nın bu hafta kendini iyi bir check etmesi lazım” açıklamasını yaptı

“SELÇUK İSTEMİŞ OLABİLİR”
Hasan Şaş açıklamasında, “Galatasaray’da çalışırken biz Selçuk ve Melo ikilisine hep dikkat ediyorduk. Çünkü birbirini tamamlayan Galatasaray’ın kalbi iki oyuncusu. O sene müthiş bir performans sergilediler. Oyunla kazanıldı. Elmander, Engin, Emre Çolak… hepsi iyi oynadılar. Ama ikinci yılda Selçuk’u koruma adına hep aynı şeyi söyledim. Biz Selçuk’u kendimiz yerinden ettik. Mecburen 3’lü orta saha yaptık. Selçuk’u sola, Melo’yu ortaya koyunca sağdaki oyuncu hakkında hep soru işareti oluştu. Çünkü Hamit sakattı. Drogba, Burak ve Sneijder’den de vazgeçemiyorduk. Galatasaray şimdi Yekta ve Melo’yu bulunca öne de Selçuk’u atmaya çalıştı. Bunu Selçuk istemiş olabilir. Tabii ki bir öngörü. Ama Selçuk’un geçen seneki performansının düşme nedeni tamamen bizim taktik açımızdan. Kim olsa bunu yapardı. Çünkü 3 değerli oyuncudan kimseyi kesemiyorsunuz. Özellikle Avrupa Kupası maçlarında sıkıntı oluşturdu.” dedi.

“HAMZA HOCA’NIN KENDİNİ CHECK ETMESİ LAZIM”
Sarı-kırmızılıların eski antrenörü, “Hamza Hoca’nın elinde çok net kadro var. Önder Özen de tahtaya yazdı. Selçuk, Melo, Olcan, Emre, Sneijder, Umut… Eğer siz bunun arayışına çok giriyorsanız ve saha içerisinde çok yerler değişiyorsa Hamza Hoca’nın bu hafta kendini iyi bir check etmesi lazım. Galatasaray’ın eksiklerine sığınamaz burada. Çünkü elinde muadil oyuncular var.” açıklamasını yaptı

Standart
Spor

ÜNAL AYSAL HAKKINDA ‘MAHKEMEYE ZORLA GETİRİLME’ KARARI

Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim, Galatasaray eski başkanı Ünal Aysal’la kendi aralarında yaptıkları mesajlaşmaların bir televizyon programında yayınlanması sonrasında şikayetçi olmuştu. Terim’in şikayeti üzerine başlatılan soruşturmanın ardından başlayan mahkeme sürecinde, Ünal Aysal’ın görülen davaya gelmemesi nedeniyle, hakkında ‘mahkemeye zorla getirilme’ kararı çıktı.

Standart
Haber

Zaman Tasarruf Zamanı

Tasarruf etmenin önemini ve anlamını yaşınız yolun yarısına gelmeye başlayınca daha iyi anlıyorsunuz. Eliniz para tutunca gerektiğinden fazla ödediğiniz ve yaptığınız her şey gözünüze gözünüze batıyor. Bir kere tasarruf etmek bir şeylerden kısmak değildir onunda altını çizmek lazım. İhtiyacınız olanı israf etmeden karşılamaktır.

 

Tasarruf deyince mutlaka ama mutlaka her evde bulunması gereken kombi oda termostatlarından bahsetmemek olmaz. Oda termostatı; doğru kullanıldığı takdirde ciddi anlamda tasarruf etmenizi sağlayan bir cihazdır. Bir de evinizde ısı yalıtımı mevcutsa sağladığı tasarruf daha da artar. Nedir bu oda termostatı? Kombinizin kankası diyebiliriz termostatı için. Birlikte uyum içinde çalışırlar ve ev halkını en mutlu edecek sonuca ulaşırlar. Nasıl? Diyelim ki ortalama bir evin ısısı 20 derece. Diyelim ki değil zaten öyle ama bazen bu kişiden kişiye göre de değişebiliyor. Evinizi bu ortalama ısıda tutabiliyor olmanız sizin için yeterli olacaktır. Oda termostatınızla ihtiyacınız olan ısıyı belirliyorsunuz. Evinizin ısısı 20 dereceye ulaştığında kombiniz çalışmayı durduruyor. 20 derecenin altına düştüğünde ise tekrardan çalışmaya başlıyor. Özellikle kombiyi kısma özelliği olan oda termostatları daha çok enerji tasarrufu sağlıyor.

 

Bu kombinin tek başına gerçekleştirebileceği bir şey değil. Kombi tek başına gerektiğinden fazla ya da az yakar. İhtiyacınız olan sıcaklığı tam olarak veremez. O nedenle kombi ve oda termostatı için iki elmanın yarısı diyebiliriz. Birlikte harika bir iş çıkarıyorlar. Faturalarınızı fırından yeni çıkmış kıvamından kurtarıyorlar. Hatta sıcak su fonksiyonlarınızı bile oda termostatıyla ayarlayabiliyorsunuz.

 

Kombi oda termostatının sağlık açısından da büyük fayda sağladığını söylemek mümkün. Oda sıcaklığı gerektiğinden az ya da fazla olduğunda sağlık açısından birbirinden farklılık gösteren sorunlar gösterebiliyor. Bu sebeple de özellikle çocuklu evlerde kesinlikle kullanılması gereken bir alet olduğunu düşünüyorum. 

Standart
Genel

Rüyada Sevgiliyle Sevişmek Ne Anlama Gelir

Bir çok tabiri bulunan sevişmenin, rüyasında helali ile sevişirse güzel ve hayırlı işlere tabir edilir. Nikahlı olmayan bir kişi ile sevişmesi ise; bir iş girişimi için ortaya koyduğu sermayesini kaybedeceğine delalet eder. Rüyada sevişmek görmek; maddi ve manevi açıdan bütün istek ve arzularına kavuşacağına işaret eder.  Bir kadın rüyasında genç bir erkek ile seviştiğini görürse, büyük bir zorluğa düşmesine ve usun süre sıkıntılarından kurtulamayacağına da işaret eder. Bakımsız ve sevimsiz, aynı zamanda çirkin olan bir kadınla sevişmek ise; kişinin hayatında yaşayacağı kötü ve olumsuz olaylara da işaret eder.

Rüyada biriyle sevişmek; bir erkeğin rüyasında biriyle sevişmesi, zengin ve nüfus sahibi bir kimseden büyük bir yardım görmesine ve destek almasına delalet eder. Kişinin rüyasında tanımadığı bir kadınla sevişmesi, rüya sahibinin resmi kurumlardan alacağı olumlu cevaba ve işlerinin yoluna girmesine delalet eder. Sevmediği bir kişi ile rüyasında sevişen ve seviştikten sonrada mutsuzluk yaşayan kişi için bu rüyanın anlamı, iş yaşantısında rüya sahibini çekemeyen kişilere karşılık ezici bir güç elde edeceğine delalet eder. Rüyada eşiyle sevişmek; güzel ve hayırlı işlere vesile olacak bir rüya olarak kabul edilir. Rüyada eşle sevişmek; rüya sahibine helal olan bir kimse olan eşiyle sevişmesi, helal olmasından dolayı dünya nimetlerinden sonuna kadar faydalanacağına delalet eder. Rüyada erkek kardeşiyle sevişen bir kimse ise; kardeşler arasında doğacak olan kargaşanın ve kavganın habercisi olarak kabul edilir.

Rüyada biriyle sevişmek; Rüyasında birisiyle sevişmek, bir kadınla ise; çok büyük bir makama çıkmış bir kişiden yardım görüleceğine delalet eder. Hemcinsiyle sevişmek ise; rüya sahibinin hiç yaşamadığı tarz da bir hayat yaşayacak demektir.

Bir kimse rüyasında ölü olan bir kişi görür ve bu kişi ile sevişmek isterse veya sevişirse; vefat haberi alacağına yada yakınlarından bir kimsenin öleceğine delalet eder. Aynı zamanda bazı rüya tabircileri bu rüyayı rüya sahibinin ölümüne yorulmaktadır. Sevişilen kişi ile aynı mezarlığa defnedileceğine yorulur. Rüyada kadınla sevişmek; varlıklı bir kimse ve çevresi tarafından çok sevilen değerli bir kimseden yardım göreceğine işaret eder. Bir kadın genç olan bir erkekle sevişirse, büyük bir zorluğa düşeceğine ve uzun süre sıkıntılarından kurtulamayacak demektir. Aynı zamanda bu rüyanın yorumu rüya sahibinin işleyeceği günahlara ve yaşayacağı kötü olaylara işaret eder.

Standart
Genel

Rüyada Siyah Şemsiye Görmek Ne Anlama Gelir

Rüyada Şemsiye Görmek; rüyasında yağmur yağarken, yağmurdan korunmak için şemsiye açtığını gören kişi için bu rüya sıkıntılı bir dönemde yardım alınacak bir kişinin varlığına işaret eder.” 

Rüya sahibinin düşlerinde güneşli havalarda elinde bir şemsiye ile yürüdüğünü ve bu şemsiyeyi açtığını görürse, hiç beklemediği bir anda eline geçecek bir fırsatı iyi değerlendireceğine ve bu sayede büyük kazançlar elde edeceğine delalet eder. Rüyasında bir dükkana girerek şemsiye satın altığını görmek ise; sıkıntılı bir dönemden geçen rüya sahibinin çevresindeki ona değer veren dostlarından bu sıkıntılarını çözebilmek için yardım göreceğine işaret eder. Rüyada kırık şemsiye görmek ise hiç beklemediği bir anda dost bildiği kişiler tarafından arkadan vurulacağına ve ihanetle sarsılacağına işaret eder. Rüya sahibi için bu rüya tam bir yıkım kabul edilir. İhanete uğrayacak ve bu rüyanın etkisinde kalacak demektir. Kişi rüyasında bir çok renklere sahip bir şemsiyeyi elinde sallayarak yürüyor ise, hayatını renkli ve pervasız bir şekilde yaşayarak kafasına hiçbir şeyi takmayacak ve tasasız bir kişi olacak demektir.

Rüyada siyah şemsiye görmek; rüyasında siyah renkle bir şemsiye gören kimse, iş hayatında büyük ayrıcalıklar sahibi olacağına işaret eder.

Aynı zamanda siyah şemsiye; iş hayatında elde edilecek kazancın doğru yatırım yağılması durumunda geleceğini güvence altına alacağına da vurgulamaktadır. Sağlık sorunları yaşayan bir kimse rüyasında mavi renkte bir şemsiye görür ise; bu rüyanın manası, en kısa sürede bu sıkıntılarından kurtulacağına ve hastalıklarına şifa bulacağına delalet eder. Huzur ve bolluk içinde geçecek bir ömrü temsil etmektedir bu rüya. Rüyada kırmızı şemsiye görmek; şık olan ve herkesin gözünün üzerinde tüm dikkatleri hep kendinde toplayan bir kişiye işaret eder. Toplum içinde çok sevilen ve saygı duyulan bir kimse olacağına da işaret etmektedir. Güneş altında şemsiye açtığını gören bir kimse, aşk hayatında çok hızlı bir dönem geçirecek demektir. Rüyada şemsiye görmek islami açıdan Allah yolunda olacak bir kimseye işaret etmektedir. 

Standart
Teknoloji

Elektronik malzeme üretimi çok değişti

Digital dünyanın hayatımıza girmesi son 50 sene ama büyük bir hızla yaşamın vazgeçilmez parçası halini alması ise son 20 sene içerisindedir. Digital dünya ne demek diye soran birisinin günümüzde kalmadığını düşünüyorum. Etrafımızdaki her elektrikli nesnede elektronik malzeme ve çeşitli yazılımlar ile istemsiz bir şekilde bizim yerimize bazı işleri yapan ve hayatımızı kolaylaştıran cihazların oluşturduğu dünya digital dünya olarak tanımlanabilir.

Nasıl oldu bu. Daha 60 yıl önce elektronik ve elektronik malzeme diye bir kavram insan yaşamında yoktu ve bir takım ampullerin yanıp sönmesi ile elektrik sinyalleri yorumu yapılan dönem korkunç bir hızla gelişti. Tabiki elektronik konusunda savaş teknolojileri üretimi bu gelişmeyi tetikledi. Arkasından iki dev teknoloji üreten ülke arasındaki uzay yarışı ile insandan daha hızlı bir şekilde hesap ve işlem yapma ve bu işlemlerin sonuçlarına göre anında karar alma yeteneği ihtiyacı oluştu. Her türlü doğa koşullarında savaş gerçekleşmesi nedeni ile ve uzay yarışı sonucunda en zor koşullardan biri olan uzay koşullarında çalışma ihtiyaçları nedeni ile kullanılan elektronik malzemelerin gerek dayanıklılık gerek işlevsellik noktalarında gelişimi büyük bir hızla devam etti.

Digital işlem yapabilme konusunda boyutları her geçen yıl küçülterek çok daha küçük boyutlara getirerek giyilebilir teknolojilerin önü de açıldı ve geleneksel malzemeler yerine artık elektronik malzeme üretiminde insanların çoğunun adını dahi duymadığı elementler kullanılmaya başlandı.

Bu küçülen boyutlar nedeni ile nano teknoloji devrimi gerçekleşmesi zaten beklenen durumlar arasındaydı. İnsanların teknolojiye yaptıkları yatırımların boyutları giderek artarak günümüzde saatlerimizden tutun iletişim teknolojilerindeki en akıl almaz cihazlara kadar girdi. Bu gün buzdolaplarımız bile eksilen ürünleri bizim yerimize internetten siparişini vererek ödemesini yapabilir duruma geldi. Yada siz eve gelmeden evi arayarak ev içi iklimlendirme cihazlarınızı çalışın ben geliyorum diyebiliyorsunuz.

Bunların hepsinin arkasında insan beyninin elektronik malzemelere hükmetme amacı ile cihazlar ile iletişim yöntemlerini bulması ile gerçekleşti. Biz buna 0 ve 1 olarak yazılım yani digital çağ diyoruz. Digit kelimesi 0 ve 1 kullanılan ilk iletişim alfabesindeki her sıfır ve bir için kullanılan tek karakterlik gruba denmekte iken bu kavram digital dünya içerisinde tüm 0 ve 1 kullanan cihazları artık içine almaktadır.

 

 

Standart
Genel

43 bin Ağaç İdama Mahkum Edildi

Termik santralde üretilecek elektriğin dağıtımı için kurulacak 54 kilometrelik hatta yaklaşık 43 bin ağacın kesileceği dile getiriliyor.

Bartın’ın Amasra ilçesine kurulması planlanan termik santralde üretilecek elektriğin, Türkiye ’nin elektrik sistemine dahil etmesi için enerji hattı çekilecek. Zonguldak’ın Kilimli İlçesi Çatalağzı Beldesi’ndeki termik santrale kadar kurulacak 54 kilometrelik enerji iletim hattının ormandan geçen 36.5 kilometrelik bölümünde 43 bin ağaç kesilecek. Köylüler duruma tepkili.
Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü, Amasra’da Hema Endüstri A.Ş. tarafından kurulması planlanan termik santralde üretilecek elektriği, Çatalağzı’ndaki Zonguldak Eren Termik Santrali’nin (ZETES) şalt sahasını kullanarak Türkiye’nin enterkonnekte (şebeke) sistemine dahil etmek için 54 kilometrelik enerji iletim hattı kuracak. Zonguldak’ın Kilimli ve Çaycuma ilçeleri ile Bartın Merkez ve Amasra ilçelerini kapsayan ’Zetes-Amasra TES (HEMA) Enerji İletim Hattı’ nın 36.5 kilometresi orman içinden geçecek. 380 kilovat gerilimli hat için hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirmesi raporunda, orman içinden geçecek 36.5 kilometrelik hat boyunca 50 metrelik bir koridor açılacak. Raporda, bu bölgede bulunan karaçam, kızılçam, meşe, gürgen, sarıçam, kestane, ıhlamur, sahil çamı, sedir, kayın, söğüt, yalancı akasya türlerindeki toplam 43 bin ağaç kesilmesinin öngörüldüğü belirtildi.

KÖYLÜLER TEPKİLİ

Bartın ve Zonguldak’taki sanayi tesislerinin enerji ihtiyaçlarının sürekli ve kesintisiz karşılanması, bölge ve ülke ekonomisini olumlu yönde etkilemesi planlanan proje kapsamında Amasra’nın Saraylı Köyü mevkiinde 2 aydır ağaç kesimi sürüyor. Köylüler, şu ana kadar yüzlerce ağacın kesildiğini söyleyerek duruma tepki gösterdi. Köy sakinlerinden Ali Özkanca şöyle dedi: “Termik santral yapılacak diye buradaki ağaçların tamamını kestiler. Biz ormandan ağaç kesmeye kalksak hemen devlet kafamıza biner. Büyük büyük ağaçların hepsi kesildi. Her gün bu ağaçlar tırlarla yüklenip orman işletme depolarına götürülüyor. Burada resmen katliam yapılıyor.”

Bartın Orman İşletme Müdürlüğü yetkilileri ise proje kapsamında kendi sorumluluk alanlarında şu ana kadar 9 kilometrelik hat üzerinde 2 bin metreküp damgalama yaptıklarını, bunun yaklaşık bin metreküpünün kesildiğini söyledi. Yetkililer, bin metreküpün yaklaşık bin 500 ağaç demek olduğunu belirtti. Zonguldak Orman Bölge Müdürü Ahmet Sırrı Beşel ise projenin genel müdürlüğe ait olduğunu belirterek açıklama yapmadı.

‘183 HEKTAR ORMAN ALANI YOK EDİLECEK’
Bartın Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Erdoğan Atmış, 36.5 kilometrelik hat boyunca 50 metrelik bir ormanlık alanın traşlanacağını ve toplam 183 bin hektarlık orman alanının yok edileceğini söyledi. Bu kesimin, Orman Kanunu’nun, elektrik iletim hatları, katı atık tesisleri gibi birçok tesisin kamu yararı olacağı gerekçesiyle orman alanına yapılmasına izin veren 17’nci maddesi kapsamında yapıldığını hatırlatan Atmış, “Biz buna itiraz ediyoruz. Siz bu hattı başka bir yerden geçirebilirsiniz. Ama aynı ormanı bir daha geri getiremezsiniz. Yani ormanı da ortadan kaldırmış olursunuz, oradaki yaban hayata, toplumsal hayata zarar vermiş olursunuz. Biz bunu her platformda belirtiyoruz” dedi.

‘ÇED RAPORU ONAYLANMAYAN SANTRAL İÇİN AĞAÇ KESİLİYOR’

Ayrıca Amasra’da planlanan termik santralin bölgede büyük tepkilere yol açtığını, halkın termik santrale karşı çıktığını hatırlatan Atmış, şöyle dedi: “Termik santralle ilgili ÇED başvuruları büyük tepkiler sayesinde bir türlü geçmedi. 5-6 kez iptal edildi. Yani henüz izni çıkmayan termik santral için binlerce ağaç kesiliyor. Soma’da o kadar ağaç kesildi ama oradaki termik santralin izni vardı. Burada daha izni çıkmayan termik santral için kesim yapılıyor.”

Standart
Genel

Çocuklarda anyibiyotik kullanımına dikkat edin!

Son antibiyotik kullanımı öyle arttı ki, çocuklarımız hasta olduğunda “Acaba antibiyotik kullanmak gerçekten şart mı” diye düşünmeye başladık. Niye bu kadar çok antibiyotik kullanılıyor? Ne zaman antibiyotik kullanılmalı? Doktor kontrolünde mi olmalı? Şişli Florence Nightingale Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümünden Yrd. Doç. Dr. Banu Yazıcı, antibiyotiğe dair tüm sorulara açıklık getiriyor.

Genellikle antibiyotik kullanımının en sık nedeni ateş, burun akıntısı ve öksürüğün eşlik ettiği üst solunum yolu hastalıklarıdır. Ancak bilmeliyiz ki üst solunum yolu hastalıklarının %%90 virüsler neden olmaktadır ve viral enfeksiyonlarda grip veya soğuk algınlığı gibi hastalık durumlarında antibiyotik kullanılmaz. Destek tedavi (bol sıvı alımı, istirahat, C vitamini alınması doğal yollardan, ateş düşürücü veya ağrı kesicilerle) ile 3-4 gün en fazla 1 hafta-10 gün içerinde hastalık tedavi edilir. Ancak 10-15 günü geçen sarı-yeşil burun akıntısı, öksürük, ateş bize sinüzit veya bronşit, zatürre gibi üst ve alt solunum yolunun bakteriyel enfeksiyonunu düşündürür böyle durumlarda etkene yönelik antibiyotik hekim tarafından başlanması gerekir. Farklı bir durum olarak da 48-72 saati geçen 39 ve üzeri ateşlerde yine enfeksiyon odağı saptanarak etkene yönelik antibiyotik başlanmalıdır.
Ne zaman antibiyotik tedavisi gerekir?
Bir başka antibiyotik başlanma nedeni olarak da özellikle kız çocuklarında çok sık görülen idrar yolu enfeksiyonlarıdır, gerek hijyen nedeniyle gerekse altta yatan birçok nedene bağlı olmak üzere antibiyotik başlanır, özellikle biz hekimlerin ampirik tedavi dediğimiz en sık etkene yönelik antibiyotik başlanır ve idrar kültürü alınır sonrasında idrarda üreyen bakteriye göre antibiyotik değişikliğine gidilir.
Yine başka bir neden barsak enfeksiyonu da olabilir. İshal, kanlı ishal gibi… Böyle bir durumda da hekimin muayenesiyle ve çocuğun genel durumu doğrultusunda kakasını tetkik ederek antibiyotik verilebilir, ancak genellikle barsak enfeksiyonlarında da virüsler ön plandadır. Böyle durumlarda da yine antibiyotik başlanmaz. Tahlil sonucunda mikroba yönelik davranılır.
Aileye düşen büyük görev: Ciddi takip
Eğer antibiyotik başlanmışsa hekimin öngördüğü antibiyotiğin verilme şeklini, verilme sürelerini ve hangi aralıklarla verileceğini ailenin dikkatli bir şekilde hekime sorarak çocuğa uygulaması gereklidir. Çünkü antibiyotikler çocuklara kilolarına göre ayarlanır ve antibiyotiğin kanda maksimum etkiye ulaşma dozunu sağlayacak saat aralıklarında verilmesi gerekir.
Asla antibiyotikleri erken kesmeyin!
Antibiyotiklerin erken kesilmemesi gerekmektedir, en az 1 hafta kullanılması gerekir, süresi antibiyotiğin cinsine göre ayarlanır. Eğer bunlar aile tarafından yapılmazsa çocuğun veya yetişkin bireyin de hem hastalığı tedavi edilmez hem de o antibiyotiğe karşı direnç geliştirmesine neden olur ki daha sonra aynı mikropla karşılaşıldığında artık kullanılan antibiyotikler fayda vermez. Daha ağır antibiyotikler kullanmak gerekir.
Gereksiz antibiyotik kullanımına son
Ayrıca kullanılan gereksiz antibiyotikler de çocuğun normal yapısında olan yararlı bakterileri de öldürerek ve vücudun o antibiyotiğe direncini arttırarak aynı zaman toplumda başka mikropların da üremesine olanak sağlamaktadır. Örneğin bir toplumda gerekli ya da gereksiz bir antibiyotik çok sık kullanılıyorsa o toplumda o mikrobun da direnci geliştirmesine neden olmaktadır. Bu da daha bilmediğimiz birçok mikrobun (bakteri ya da virüs) üremesine zemin hazırlamaktadır.
Hekimin kontrolünde kullanılmalı
Ancak gerekli olan durumlarda antibiyotik kullanılmazsa hastalık daha ileri boyutlara gidebilir, örneğin 72 saatten fazla ateşi olan bir çocuk hekime başvurulup odak belirlenip, hekim antibiyotik başlanmasını öngörmesine rağmen aile başlamadıysa hastalık daha ileri boyutlara gidebilir. Örneğin zatürreye çevirebilir bu da çocuğun durumuna göre hastanede yatarak damar yolunda tedavi almasına da neden olabilir.
Aşının önemi
Bir başka konu da toplumda en sık görülen hastalıklara karşı oluşturulan aşılardır. Aslında en önemli antibiyotiksiz yaşama geçişte belki de bel kemiği olan koruyucu tedavi şekli aşılardır. Çocuklarımıza yaşlara göre hazırlanmış aşıları yaptırmalıyız. Çünkü bazı hastalıkların (verem, zatürre, ishal, kızamık, kızamıkçık, kabakulak, grip gibi)yapılan aşılarla önlenmesi mümkündür, aşılar hem maliyeti düşük hem hastalığı önleme yetisine sahiptir, aşı olmadığınız zaman yakalanacağınız mikrop size ilaç, bakım, iş gücü kaybı vs nedenlerinden dolayı hem daha maliyetli olacaktır, hem de bu mikrobun vücudunuzda yaratacağı harabiyet veya üzerine eklenebilecek hastalıklar sizi sağlık açısından daha kötüye götürebilir.
Sonuç olarak çocuğumuz ateşlendiğinde veya çocuğumuzu genel halinden farklı görüyorsak halsizlik, bulantı, kusma, ishal, öksürük ve bunun gibi durumlarda çocuğumuzu güvendiğimiz bir hekime ve hekime öngördüğü tedaviye göre davranmalıyız. Her ateşin antibiyotik gerektirdiği veya antibiyotiksiz tedavi olmaz kanısı insanlarımızın üzerinden atması gereklidir. Bu konuda akılcı antibiyotik kullanımı hem hekimlerimize, hem de topluma aşılanmalıdır.

Standart